Niksar Nüfus Müdürlüğü tarafından vatandaşlarımıza sunulan hizmetlerle ilgili başvuru usulü ve ihtiyaç duyulan evrak aşağıda açıklanmıştır.
Nüfus Hizmetleri
Niksar Nüfus Müdürlüğü tarafından vatandaşlarımıza sunulan hizmetlerle ilgili başvuru usulü ve ihtiyaç duyulan evrak aşağıda açıklanmıştır.
Doğum İşlemleri
1-Doğum
Evlilik içinde doğan çocuklar, babalarının nüfusta kayıtlı oldukları haneye baba soyadıyla; evlilik dışında doğan çocuklar anasının bekarlık hanesine, anasının bekarlık soyadı ve bildirilen baba adıyla; tanınan veya babalığına hükmedilen çocuklar baba hanesi baba soyadı ile tescil edilirler.
2-Bildirim Zorunluluğu ve Süresi
Sağ olarak dünyaya gelen her çocuğun, doğumdan itibaren Türkiye'de otuz gün içinde olayın olduğu yerin veya herhangi bir nüfus müdürlüğüne, yurt dışında ise altmış gün içinde dış temsilciliğe bildirilmesi zorunludur.
3-Bildirim Şekli
Doğum bildirimi, doğumu gösteren resmî belgeye dayanarak yapılabileceği gibi sözlü beyana dayalı olarak da yapılabilir. Yurt dışındaki doğum bildirimleri, yabancı makamlardan alınmış resmî belge veya raporun dış temsilciliğe verilmesi veya doğumla ilgili resmi belge veya raporların aslı ile Türkçe’ye tercüme edilmiş örneklerinin, ilgililerin nüfus kaydını içeren kimlik bilgileri veya aile kütüklerinde kayıtlı oldukları yeri gösteren belgeleri ve çocuğa konulan adın belirtildiği dilekçe ile birlikte posta ile ilçe nüfus müdürlüklerine veya dış temsilciliklerimize gönderilmesi suretiyle yapılabilir.
4-Bildirim Yükümlülüğü
Bildirim; veli (ana, baba), vasi, kayyım, bunların bulunmaması halinde ise, çocuğun büyük ana, büyük baba veya ergin kardeşleri ya da çocuğu yanında bulunduranlar tarafından yapılabilir.
Doğumevlerinde, hastanelerde, ceza ve tevkif evlerinde, vapur, tren, uçak gibi genel yolcu taşıtlarında olan doğumların yazdırılması ödevi de yukarıda belirtilen kişilere aittir.
15 yaşını dolduran küçük kendi isteği ve velisinin rızası ile mahkemece ergin kılındığı takdirde kendisi, ergin kılınmadığı takdirde atanacak kayyım tarafından çocuğun bildirimi yapılır. Ancak; annenin ergin olmaması ve çocuğun da kanuni süresi içinde bildirilmemiş olması halinde, çocuğu yanında bulunduran yakınları veya köy ya da mahalle muhtarı annenin kızlık hanesine tescil edilmek üzere bildirimde bulunur.
Resmi vekiller, çocuğun adının da belirtildiği özel vekillik belgesi ibraz etmek suretiyle, müvekkilleri adına bildirimde bulunabilirler.
Yetiştirme yurtları, bakımevleri ve benzeri yerlerin sorumluları, buralarda bulunanların aile reisleri ve kişiler yanlarında çalıştırdıkları ya da barındırdıkları küçük veya erginlerden aile kütüklerine kayıtlı olmayanların tescillerini sağlamak için ilçe nüfus müdürlüklerine beyanda bulunmak ve gerekli işlemleri yapmakla görevlidirler.
İlçe nüfus müdürlükleri, aile kütüklerine tescil edilmemiş bir yaşından büyük çocukların varlığını haber aldıkları takdirde, çocukların ana, baba veya vasilerini, bunların bulunmaması halinde, ikinci dereceye kadar hısımlarını veya çocukları yanlarında bulunduranları ya da muhtarları doğum bildiriminde bulunmak üzere beyana davet etmeye yetkilidirler.
5-Doğum Tutanaklarının Düzenlenmesi
İlçe nüfus müdürlüklerine doğum olaylarına ait bildirim yapıldığında, memur tarafından üç örnek doğum tutanağı düzenlenir. Bildirimde bulunanın adı, soyadı, doğum tarihi ve adresi ilgili alanlara yazıldıktan sonra, doğum tutanağı bildirimde bulunana okunur. Bir yanlışlık olmadığı takdirde bildirimde bulunan ve tutanağı düzenleyen memur ile onaylayan nüfus şefi veya ilçe nüfus müdürü tarafından doğum tutanakları imza edilir.
Doğum tutanakları üzerinde silinti ve kazıntı yapılmaz, yanlışlık halinde yeniden düzenlenir.
6-Doğumun Aile Kütüğüne Tescili
Altı yaşından küçük çocukların tescili
Bir aylıktan büyük, altı yaşından küçük (72 ay) çocukların tescili için yapılan bildirimlerde, memur doğum tutanağını düzenler ve ayrı bir kağıda beyanda bulunanın bildirim süresini geciktirmesi konusunda savunmasını alarak imzalatır.
Altı yaşından büyük, on sekiz yaşından küçük çocukların tescili
Altı yaşından büyük (72 ay + 1 gün) ve on sekiz yaşından küçük (216 ay) çocuklara ait bildirim yapılırken yaş tespiti için çocuğun bildirim yapılan nüfus idaresine getirilmesi zorunludur. Memur çocuğu gördükten sonra yaş tespit formu düzenler. Form, nüfus memuru, şef veya nüfus müdürü tarafından imzalanarak sağlık ocağına gönderilir. Yaş tespit formunda belirlenen yaşa göre doğum tutanağı düzenlenerek açıklamalar bölümüne gerekli bilgiler yazılır.
Süresi İçinde Bildirilmeyen Doğumlar
Kanuni süreyi geçirdikten sonra bildirilen altı yaşını bitirmemiş olan çocukların doğum tarihinin tespitinde beyan esas alınır. Çocuk altı yaşını doldurmuş ise nüfus müdürlüğüne getirilerek resmî sağlık kuruluşunca yaşının tespit edilmesi sağlanır. Doğuma ait resmî belge ibraz edilmesi halinde, yaş tespitine gerek kalmaz.
Bulunmuş Çocukların ve Zihinsel Özürlülerin Tescili
Yaşının küçüklüğü nedeniyle kendisini ifade edemeyen bulunmuş çocukların nüfus kütüklerine kaydedilmesi, kolluk görevlileri veya ilgili kurumların bu durumu belirten tutanaklarına veya ilgililerin beyanlarına dayanılarak bulundukları yerin nüfus müdürlüğünce yapılır.
Zihinsel özürlü olup da bulunmuş onsekiz yaşından büyük kişileri, mahkemece tayin edilecek olan kayyımları bildirmekle yükümlüdür. Bildirimin tam teşekküllü devlet hastanesinden alınacak sağlık kurulu raporu ile nüfus müdürlüğüne yapılması zorunludur.
Bu kişiler hakkında düzenlenen tutanaklarda doğum tarihi, adı ve soyadı ile ana ve baba adı belirtilmemiş ise; nüfus müdürlüğünce ad ve soyad ile ana ve baba adı verilir. Doğum tarihi belirlenmemişse resmî sağlık kuruluşunca tespit edilmesi sağlanır.
Aile kütüğüne tescil edilmeden ölen çocukların tescili
Sağ olarak doğmuş ancak nüfus kütüğüne tescil edilmeden ölen çocuklara ait ölüm tutanakları nüfus idarelerince kabul edilir. Ölüm tutanağındaki bilgilere dayanılarak doğum tutanağı tutulur ve her iki tutanak sırası ile aile kütüğüne geçirilir. Ölü doğmuş olan çocuklara ait bildirim kabul edilmez.
7-Bildirilen Çocukların Vatandaşlığının Belirlenmesine İlişkin Esaslar
Türk Babadan Olan Çocuklar Evlilik içinde Türk babadan olan çocuklar doğumlarından başlayarak Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığını kazanırlar. Bu çocuklar usulüne uygun olarak düzenlenen doğum tutanaklarına dayanılarak baba hanesine tescil edilirler. Çocuğun yurt dışında doğması veya anasının yabancı bir devlet vatandaşı olması çocuğun Türk vatandaşı olmasına engel olmaz. Evlilik dışında Türk babadan ve yabancı anadan doğan çocuk;
babanın ana ile evlenmesi sonucunda; Medeni Kanunun 292 nci maddesine göre kendiliğinden, ananın veya çocuğun istemesi üzerine; Medeni Kanunun 301 inci maddesi uyarınca mahkemece soy bağının belirlenmesi ile, Medeni Kanununun 295 inci maddesi uyarınca tanınması halinde soy bağının kurulması sonucunda babasına bağlı olarak doğumdan itibaren Türk vatandaşı olur usulüne göre doğum tutanağı düzenlenerek babasının kayıtlı olduğu idari birime baba soyadıyla tescil edilir. Annesi ile arasında soy bağına ilişkin bağ kurulur gerekli açıklama yapılır.
Türk Anadan Doğan Çocuklar Türkiye içinde veya dışında Türk anadan doğan çocuklar doğumlarından başlayarak Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığını kazanırlar. Bu çocuklardan evlilik içinde doğanlar usulüne uygun olarak düzenlenen doğum tutanaklarına dayanılarak ananın evlilik hanesine, evlilik dışında doğanlar ise analarının bekarlık hanesine tescil edilirler.
8-Yurt Dışındaki Doğumlar
Doğum tutanaklarının düzenlenmesi Doğum bildiriminin yabancı makamlardan alınmış belgeye dayalı olması halinde üç örnek doğum tutanağı düzenlenir. Tutanağa, “ ......den verilen ..... tarih ve .....sayılı belgeye dayanılarak düzenlenmiştir.” açıklaması yapılır. Bildirimde bulunana ait alan doldurulur, imzası alınır, dış temsilciliğimizce de imza edilir ve mühürlenir.
Bildirimi yapanın bulunduğu yerde dış temsilciliğimiz yok ise; doğumla ilgili resmi belge veya raporların aslı ile Türkçe’ye tercüme edilmiş örnekleri, ilgililerin kimlik bilgilerini içeren ve nüfusta kayıtlı oldukları yeri gösteren belgeler, çocuğa konan adın belirtildiği dilekçeye eklenerek, posta ile en yakın dış temsilciliğimize gönderilmek suretiyle bildirim yapılabilir. Bu takdirde doğum tutanağında bildirimi yapanın imzası aranmaz.
Bildirimin beyan yoluyla yapılması halinde, doğum bildirimi tutanaklara geçirilir ve doğum tutanakları bildirimi yapan ile görevliler tarafından imzalanır.
Doğumun aile kütüğüne tescili
Doğum tutanağının dış temsilciliklerce tescil edilmek üzere ilgili nüfus müdürlüğüne gönderilmesi halinde, doğum tutanağına dayanılarak aile kütüğüne tescil edilir.
Yurt dışındaki doğum olaylarının Türkiye’de bildirilmesi
Yurt dışındaki doğum olaylarının, oturulan yerde veya bu yer yakınında Türkiye’nin dış temsilciliğinin bulunmaması veya herhangi bir nedenle bildirilememesi halinde; o yerin kişisel durum işlerini yürütmekle görevli makamlarca verilmiş olan doğum belgesinin aslı ve Türkçe’ye tercüme edilmiş örneği bulunulan yer nüfus müdürlüğüne verilmek suretiyle bildirim yapılabilir.
Yabancı makamlarca verilen belge, taraf olduğumuz uluslararası bir sözleşme uyarınca çok dilde düzenlenmiş bir belge ise ayrıca Türkçe’ye tercüme edilmesine gerek olmaksızın nüfus müdürlüğünce işleme alınarak doğum tutanağının aile kütüğüne tescil edilmesi için gerekli işlemler yapılır.
İlgilinin herhangi bir belge ibraz edememesi halinde, beyanı esas alınarak doğum tutanağı düzenlenir.
Ölüm İşlemleri
1-Bildirim Süresi, Usul ve Yükümlülüğü
Ölüm olayının; ölümün meydana geldiği, ölüm yeri bilinmiyorsa cesedin bulunduğu, ölüm ulaşım aracı içinde meydana gelmişse, ölünün araçtan çıkarıldığı yer ilçe nüfus müdürlüğüne bildirilmesi zorunludur.
Ölüm olayının bildirilmesi, ölüm olayının bildirilmesi, ölüm olayının haber alındığı tarihten itibaren yetkili makam ve görevliler tarafından örneğine uygun olarak düzenlenen ölüm tutanaklarının en geç on gün içinde, ilgili ilçe nüfus müdürlüğüne verilmesi veya gönderilmesi suretiyle yapılır.
Ölüm tutanaklarına varsa nüfus cüzdanı da eklenir. Nüfus cüzdanı yoksa bu husus tutanağın ilgili alanında belirtilir.
Ölüm, meydana geldiği yer ve koşullara bağlı olarak aşağıda belirtilen görevliler tarafından bildirilir.
* Şehir ve kasabalarda 24/4/1930 tarihli ve 1593 sayılı Umumi Hıfzıssıhha Kanunu gereğince defin ruhsatı vermeye yetkili olanlar,
* Köylerde, varsa resmî tabip veya sağlık kuruluşu yetkilileri, yoksa köy muhtarları,
* Hastane ve bakım evi gibi sağlık kurumlarında kurum amirlikleri,
* Askeri birliklerde tabipler veya iç hizmet mevzuatına göre kıta komutanlıklarınca görevlendirilmiş olanlar ve askerlik şubeleri,
* Doğal afetlerde mülkî idare amirlerince görevlendirilecek memurlar,
* Adlî olaylarda ve kazalarda ilgili Cumhuriyet savcılıkları,
olayın meydana geldiği tarihten itibaren, dış temsilcilikler ise olaydan haberdar oldukları tarihten itibaren on gün içerisinde Genel Müdürlüğe ya da nüfus müdürlüğüne bildirmekle yükümlüdürler.
* Kocası ölen kadın yeniden evlenmedikçe ölen kocasının aile kütüğünde kalır ve kocasının soyadını taşımaya devam eder. Yazılı talebi halinde dilerse bekarlık hanesine dönerek bekarlık soyadını alıp kapanmış olan nüfus kaydını canlandırabilir.
2-Köylerdeki Ölümler
Köylerde, varsa resmi tabip veya sağlık kuruluşu yetkilileri yoksa köy muhtarları ölüm tutanağı düzenler. Köy muhtarı; köyde meydana gelen ölüm olayı üzerine, örneğine uygun ölüm tutanağı düzenleyerek, varsa ölüye ait nüfus cüzdanını da tutanağa eklemek suretiyle ilçe nüfus müdürlüğüne göndermekle görevlidir. Köy muhtarı üç örnek düzenlediği ölüm tutanağının iki örneğini en geç on gün içerisinde ilçe nüfus müdürlüğüne gönderir veya teslim eder. Bir örneğini köye ait ölüm dosyasında muhafaza eder.
Köy muhtarı, kendisine bildirilmese dahi daha sonra öğrendiği ölüm olayı için de tutanak düzenlemekle yükümlüdür. Bu durumda ölüm tarihinde görevli olan köy muhtarı para cezası işlemine tabi tutulur. Ölüm olayının meydana geldiği tarihte görevli köy muhtarı nüfus müdürlüğüne davet edilerek savunması alınır. Kanunun 68 inci maddesinin üçüncü fıkrasında belirtilen haklı bir nedene dayanmadığı taktirde cezai işleme tabi tutulur. Buna ilişkin yazışma ve ceza tutanağının bir örneği ölüm/ ekler dosyasında muhafaza edilir. Beyana davet edilen muhtarın ölü olduğunun anlaşılması halinde, savunma tutanağına “......tarihinde ölümü nedeniyle savunması alınamamıştır.” açıklaması yapılarak, tutanak ilgili müdür ve memur tarafından onaylanır, muhtarın nüfus kayıt örneği savunma tutanağına eklenir. Savunma tutanağı ve eki diğer yazışma evrakları ile birlikte ölüm/ ekler dosyasında muhafaza edilir.
3-Sağlık Kuruluşu Bulunan Yerlerdeki Ölümler
İl, ilçe ve beldede meydana gelen ölüm olayı üzerine yetkili resmi tabip (Hükümet, Belediye, Sağlık Ocağı Tabipleri) tarafından, resmi tabip bulunmayan yerlerde sağlık personeli veya belediye başkanlığınca bu işle görevlendirilmiş memur tarafından ölüm olayının bildirildiği ve gömme izin belgesi istendiği tarihten itibaren ölüm tutanağı düzenlenerek on gün içinde ilçe nüfus müdürlüğüne gönderilir.
Ölen kişiye ait nüfus cüzdanı varsa tutanağa eklenir.
Ölünün, ölüm olayının meydana geldiği yer dışında bir başka yere gömülmek üzere nakli söz konusu ise, ölüm tutanağı cenaze nakil iznini veren makam tarafından düzenlenir.
4-Sağlık Kurumlarında, Ceza ve Tutukevlerinde, Fabrika ve Benzeri Diğer Kamu Kuruluşlarında Meydana Gelen Ölümler
Hastane ve doğum evi gibi resmi veya özel sağlık kuruluşlarında, ceza ve tutukevinde, yatılı okul, fabrika gibi resmi kuruluş ve işyerlerinde her hangi bir nedenle ölüm olayı meydana geldiği takdirde; görevli memurlarca örneğine uygun düzenlenen ölüm tutanaklarının ölüm olayının haber alındığı tarihten itibaren on gün içerisinde varsa nüfus cüzdanı ekli olarak nüfus idaresine gönderilir.
Özel sağlık kuruluşlarınca usulüne göre düzenlenen ölüm tutanakları için ayrıca tasdik işlemi yapılmaz.
5-Genel Taşıt Araçlarında Meydana Gelen Ölümler
Vapur, uçak, tren gibi genel ulaşım araçlarında doğal olarak meydana gelen ölümlerde, bu taşıtların sorumlu amirleri üç nüsha ölüm tutanağı düzenlerler. Varılan ilk durma noktasındaki ilçe nüfus müdürlüğüne iki örneğini teslim ederler. Varılan ilk durma noktası yabancı ülkede ise, varıştan itibaren on gün içerisinde iki örnek ölüm tutanağı en yakın Türkiye Cumhuriyeti temsilciliğine gönderilir.
Yabancı ülkedeki ilk varış noktasında adresin bilinememesi gibi bir sebeple ölüm tutanaklarını gönderme imkanı bulunamadığı takdirde, nihai varış noktasındaki Türkiye Cumhuriyeti temsilciliğine verilebileceği gibi, dönüşte ilk veya nihai varış noktasındaki ilçe nüfus müdürlüğüne de verilebilir.
6-Asker Kişilerin Ölümleri
Asker Kişilerin Barışta Kıtalarındaki Ölümleri Barışta kıtalarında ölen subay, astsubay, askeri memur, erbaş ve erlere ait ölüm tutanakları kıta doktoru, doktorun bulunmaması halinde bu işle görevlendirilmiş sağlık personeli tarafından üç örnek düzenlenir.
Bu düzenleme sırasında, ölen kişi şehit olmuşsa, tutanağın ilgili alanına “Şehittir” ibaresi yazılır. Bu tutanaklar düzenleyen tarafından imzalanır ve kıta komutanı tarafından onanır. Erlere ait tutanaklar askerlik şubeleri, subay, astsubay ve askeri memurlara ait tutanaklar Milli Savunma Bakanlığı aracılığı ile nüfus kaydının bulunduğu yer ilçe nüfus müdürlüğüne gönderilir.
Asker Kişilerin Savaş, Ayaklanma veya Terörle Mücadele Sırasındaki Ölümleri
Savaş, ayaklanma veya terörle mücadele sırasında ölen subay, astsubay ve erlere ait ölüm tutanakları, görevlendirilmiş olanlar tarafından usulüne göre üç örnek düzenlenir. Tutanağın ilgili alanına “Şehittir” ibaresi yazılır ve Milli Savunma Bakanlığı aracılığı ile nüfus kaydının bulunduğu ilçe nüfus müdürlüğüne gönderilir.
Bu tür ölüm tutanaklarının nüfus müdürlüklerine süresi içinde gönderilmemesi halinde, görevliler hakkında nüfus para cezası uygulanmaz.
7-Doğa Olayları ve Kazalar Sonucunda Meydana Gelen Toplu Ölümler
Yer sarsıntısı, çöküntüsü ve kayması, sel baskını gibi doğa olaylarında veya hava, deniz, demir ve karayollarında ya da maden ocaklarında meydana gelen kazalarda, binaların çökmesi, yıkılması gibi nedenlerle toplu ölümlerin olması halinde Vali veya Kaymakamlarca görevlendirilecek memurlarca ölenlerin kimlikleri tespit edilir. Kimlik tespitinin yapılması mümkün olmadığı takdirde, Mülki İdare Amirince görevlendirilecek kişilerce ölenlerin fotoğrafları çektirilerek özel bir dosyada muhafaza edilir.
Olaya adli makamlarca el konulmuş ise bu makamlarca yaptırılan tespitten yararlanarak ölenlerin kimlikleri ve nüfusta kayıtlı oldukları yer iki örnek halinde listeye geçirilir. Listelerin altı tutanak şeklinde bağlanarak listeyi düzenleyen görevlilerce imzalanır.
Bundan sonra bu listelere, liste düzenlenmesine olanak bulunmadığı hallerde, ilgili makamların resmi yazıları veya bu makamlarca verilecek belgelere dayanılarak ölüm tutanağı düzenlenmek üzere listeler o yer ilçe nüfus müdürlüğüne teslim edilir.
İlçe nüfus müdürlüğünün hasar görmüş olması halinde düzenlenmiş olan listelerle ilgili olarak Bakanlıklarca verilecek teslimata göre işlem yapılır.
8-Türk Vatandaşı ile Evli Olan Yabancıların Ölümü
Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı ile evli olan bir yabancının Türkiye’de veya yurt dışında ölümü halinde, yurt dışında Türk konsolosluklarına yurt içinde ise bulunduğu yer nüfus müdürlüğüne kişinin öldüğünü gösteren resmi belgelerin intikal ettirilmesi halinde; ilçe nüfus müdürlüğünce diğer olaylar kütüğünden numara verilmek suretiyle Türk vatandaşının kaydının düşünceler alanına olaya ilişkin açıklama yapılır ve kişinin medeni durumu “dul” olarak düzeltilir.
9-Ölüm Tutanaklarının Nüfus Müdürlüklerince Düzenlenmesi
İlgili kişilerin resmi bir belge ile başvurmaları ya da ölümün resmi makamlarca bildirilmesi veya askerlik şubelerince yoklama kaçağı olarak aranan kişilerin ölmüş olduklarının tespit edilip, bu durumu ve kişinin ölmüş olduğunu gösterir zabıta tahkikatının bir örneğinin gönderilmesi halinde, ölüm tutanakları nüfus müdürlüğünce düzenlenir.
Ölümü belirten resmi belge olarak; sağlık kuruluşları veya özel hastanelerce düzenlenen kayıtlara dayanılarak kamu kuruluşlarınca verilmiş yazı veya raporlar, trafik kazalarıyla ilgili raporlar, mahkeme kayıtları, mahkeme kararları veya benzeri belgeler kabul edilir.
10-Yurt Dışındaki Ölümler
Yurt dışında bulundukları sırada ölen Türk vatandaşlarının ölüm olayı, ilgili yerel makamlardan alınan belgenin Türkiye Cumhuriyeti temsilciliğine verilmesi suretiyle bildirilir.
Yurt Dışındaki Ölümlere Ait Tutanakların Türkiye’de Tutulması
Yurt dışında Türk vatandaşının ölümü her hangi bir nedenle Türkiye Cumhuriyeti temsilciliklerine bildirilemediği takdirde; yabancı resmi makamlardan alınan resmi belgenin Türkçeye çevrilip usulüne göre onaylanmasından sonra müracaat edilen ilçe nüfus müdürlüğünce ölüm tutanağı düzenlenir.
11-Ölümün Aile Kütüklerine Tescili
Yetkili makamlar tarafından gönderilen iki örnek ölüm tutanağı aile kütüğüne tescil edilir.
Ölüm tutanaklarına dayanılarak düzenlenecek ölüm ve mirasçı bildiriminin ilgili vergi dairesine bildirilmesinde ölenin ikamet adresi esas alınacağından, ölen kişinin ölüm olayını bilgi işlem ortamındaki kaydına tescil eden nüfus müdürlüğünün bulunduğu ilçede ikamet etmesi halinde, düzenlenecek ölüm ve mirasçı bildirimi, tescil işlemini gerçekleştiren nüfus müdürlüğünce ilgili vergi dairesine bildirilir.
Ölen kişinin;
1. ölüm olayının bildirildiği nüfus müdürlüğünün bulunduğu ilçede ikamet etmemesi halinde, nüfus müdürlüğünce bilgi işlem ortamındaki kaydına tescil işlemi gerçekleştirilmekle birlikte; düzenlenecek ölüm ve mirasçı bildirimi, ölenin ikametinin bulunduğu ilgili vergi dairesine,
2. Son kanuni ikamet adresinin tespit edilememesi nedeniyle ölüm tutanağında adres bilgisinin bulunmaması halinde, ölüm olayının bildirildiği nüfus müdürlüğünce bilgi işlem ortamındaki kaydında tescil işlemi gerçekleştirilmekle birlikte; düzenlenecek ölüm ve mirasçı bildirimi, ölenin nüfusa kayıtlı bulunduğu il defterdarlığına gönderilir.
Ölüm Kaydının Kaldırılması
Aile kütüğündeki nüfus kaydına tescil edilmiş olan ölüm kaydı mahkeme kararı ile kaldırılır.
Ölüm kaydı ilgililer tarafından dava açılarak kaldırılabileceği gibi, kaydın yanlışlığı nüfus idaresince ileri sürülerek durum Cumhuriyet Savcılığına bildirilmek suretiyle de dava açılması sağlanabilir.
12-Türkiye’deki Yabancıların Ölümü
Türkiye’deki yabancıların ölümü nüfus idarelerine bildirildiği takdirde üç örnek ölüm tutanağı düzenlenir. Bir örneği ilgililere verilerek diğer örneği yabancılar ölüm dosyasına konur, üçüncü örneği de Emniyet Müdürlüğüne gönderilir.
Nüfus müdürlüklerine intikal eden yabancı kişilerin ölümlerine ait ölüm tutanakları ekinde ikamet tezkeresi mevcut ise, ikamet tezkeresi de ikamet izni verilen İl Emniyet Müdürlüğüne gönderilir.
Türkiye’de ölen yabancı, Devletimizin taraf olduğu uluslararası sözleşmelere taraf olan bir devletin vatandaşı ise hakkında örneğine uygun, çok dilde hazırlanmış bir örnek ölüm belgesi düzenlenerek ilgilinin uyruğu bulunduğu devlete iletilmek üzere Genel Müdürlüğe gönderilir.
13-Nüfusta Kayıtlı Olmayanların Ölümü
Aile kütüğünde kaydı olmayan kişinin ölümüne ilişkin tutanaklar yasal süre içerisinde gönderilmiş olmak koşuluyla nüfus idarelerince kabul edilirler.
Kanunun öngördüğü on günlük bildirim süresi geçtikten sonra nüfus idarelerine gönderilmiş veya getirilmiş olan bu gibi ölümlere ait tutanaklar, resmi veya özel sağlık kurumları veya kamu kurum ve kuruluşlarının kayıtlarına dayanılarak düzenlenmişse nüfus idaresi tarafından kabul edilip, işleme alınır.
Ölen Kardeşin Nüfus Kaydının Kullanıldığı İddiası
Bir kişinin aile kütüklerine tescil edilmediği ve kendisinden önce doğup ölen kardeşine ait nüfus kaydını kullandığı yolundaki iddia ve bildirimleri, doğum ve ölüm olaylarının meydana geldiğini gösteren yetkili makamlarca verilmiş resmi bir belge olmadıkça nüfus idaresince kabul edilmez ve verilen ölüm tutanakları işleme konulmaz.
Resmi belge olarak:
* Sağlık kuruluşlarının kayıtlarına dayanılarak verilen doğum veya ölüme dair belgeler,
* Gömme izni ve bunlarla ilgili kayıt örnekleri,
* Diğer resmi dairelerde kişi ile ilgili olarak yapılan kayıt ve işlem örnekleri,
* İlköğretim ve varsa diğer okullara ait kayıt ve ayrılma tarihlerini gösterir belgeler, kabul edilir.
Güvenlik makamlarınca beyanların doğru olup olmadığı yolunda geniş kapsamlı bir araştırma yaptırıldıktan sonra düzenlenecek dosya Bakanlığa gönderilir ve alınacak talimata göre gerekli işlem yapılır.
Ölüm Karinesi
Bir kimse, ölümüne kesin gözle bakmayı gerektiren durumlar içinde ortadan kaybolursa, cesedi bulunamamış olsa bile o yerin en büyük Mülki İdare Amirinin emri ile kütüğe ölüm kaydı düşülür.
14-Ölümüne Kesin Gözle Bakılanların Tescili
Ölümüne kesin gözle bakılacak haller içinde kaybolan ve cesedi de bulunamayan kimselerin eşi, altsoyu ve üstsoyu ile kardeşleri, bunların yokluğu halinde mirasçıları tarafından her hangi bir nüfus müdürlüğüne yazılı olarak başvurmaları gereklidir.
Sözü edilen yazılı başvuru sırasında varsa, iddiayı kanıtlayacak ilgili makamlardan alınacak resmi belgeler ya da olayın meydana geldiği yerdeki kurumlardan alınacak resmi belgeler de dilekçeye eklenir. Herhangi bir resmi belge verilmemişse iddianın belgelendirilmesi istenir.
Gaiplik
Ölüm tehlikesi içinde kaybolan veya kendisinden çok uzun zamandan beri haber alınamayan bir kimsenin ölümü hakkında kuvvetli bir olasılık varsa, hakları bu ölüme bağlı olanların başvurusu üzerine, mahkeme kişinin gaipliğine karar verebilir.
Gaipliğine karar verildikten sonra kişinin cesedi bulunursa, aile kütüklerine ölümü işlenir.
Kişinin hakkında gaiplik kararı verilmesi ölümün hukuki sonuçlarını doğurur.
Gaipliğin Feshi
Gaipliğine karar verilen bir kimsenin, daha sonra ortaya çıkması halinde, kişinin müracaatı üzerine mahkemece gaiplik kararı kaldırılır ve bu karara dayanılarak ilgilinin aile kütüğündeki nüfus kaydına işlenir.
Evlenme İşlemleri
1-Yetki Sınırı
Evlendirme memuru; belediye bulunan yerlerde belediye başkanı veya bu işle görevlendireceği memur, köylerde muhtardır. Eşlerden birinin yabancı olması halinde evlendirmeye, il ve ilçe belediye evlendirme memurlukları ile nüfus müdürleri yetkilidir.
Bakanlık, il nüfus ve vatandaşlık müdürlüklerine, nüfus müdürlüklerine ve dış temsilciliklere evlendirme memurluğu yetkisi ve görevi verebilir.
2-Yurt Dışında Evlendirme Memurluğu Görev ve Yetkisi
Yurt dışında mahalli mevzuatın kabul etmiş olması şartı ile evlendirme memurluğu yetki ve görevi dış temsilciliklerimize aittir. Fahri konsolos ve fahri başkonsoloslukların evlendirme memurluğu yetkisi yoktur.
3-Yabancı Yetkili Makam Önünde Evlenme
Yurt Dışında Türk vatandaşı kadın ve erkek veya bir Türk vatandaşı ile bir yabancı, bulundukları ülkenin evlendirmeye yetkili makamları huzurunda evlenebilir. Böyle bir evlenme, Türk Medeni Kanunu hükümlerine uygun olmak ve butlanla batıl olmayı gerektiren bir sebep bulunmamak kaydıyla geçerlidir.
Bu evliliklerin koca, kocanın yabancı olması halinde kadın tarafından en geç otuz gün içerisinde evlenmeyi yapan yabancı makamdan alınmış belgenin o yerdeki dış temsilciliğe verilmesi veya dış temsilciliğe gönderilmesi suretiyle yapılır. Beyanı alan dış temsilcilik evlenme bildirimini usulüne göre düzenleyerek nüfus müdürlüklerine göndermekle yükümlüdür.
O yerde dış temsilcilik bulunmadığı veya dış temsilciliğe bildirimde bulunulamadığı takdirde, evlenme bildirimi; yabancı makamlardan alınan evlenme belgesinin Türkçeye çevrilip usulüne göre onaylanmış ve Dışişleri Bakanlığınca tasdik edilmiş olması şartıyla yurt içinde nüfus müdürlüğüne verilmek suretiyle de yapılabilir.
4-Yabancıların Türkiye’de Evlenmesi
Türkiye’de bir Türk vatandaşı ile bir yabancı veya aynı devlet vatandaşı olmayan iki yabancı ancak yetkili Türk evlendirme memuru önünde evlenebilirler.
Aynı devlet vatandaşı olan iki yabancı kendi milli kanunu yetki vermiş olduğu takdirde, o devletin Türkiye’deki temsilcilikleri önünde evlenme yapabilecekleri gibi, Türk makamları önünde de evlenebilirler.
Yabancıların evlenme isteklerine dair müracaatları evlendirme memurluğunca kabul edilirse ve Evlendirme Yönetmeliğinin Türk vatandaşlarının evlenmeleri hakkındaki hükümleri yabancılar için de uygulanır.
5-Vatansız veya Vatandaşlık Durumu Muntazam Olmayanların Evlenmesi
Vatansız veya mültecilerle, vatandaşlık durumu muntazam olmayan yabancıların müracaatları evlendirme memurları tarafından kabul edilir.
Bunların evlenme manilerinin bulunup bulunmadığı, Türkiye’de nüfus kaydı tutuluyorsa Genel Müdürlükten verilecek evlenme ehliyet belgesi ile, henüz nüfus kaydı tesis edilmemiş ise emniyet makamlarınca tutulan dosyalarındaki bilgilere göre bu makamlarca verilecek belge ile tespit edilir.
6-Evlenme Ehliyeti ve Şartları
On sekiz yaşını doldurmuş, mahkemece vesayet altına alınmamış olan erkek ve kadın başka bir kimsenin rızası veya iznine bağlı olmaksızın evlenir. Ayrıca;
On yedi yaşını tamamlayan erkek ve kadın velinin izni, veli yoksa vasi veya vesayet makamının izni ile, on altı yaşını dolduran kadın ve erkek hakimin izni ile evlenebilir.
Hakim, haklı sebep olmaksızın evlenmeye izin vermeyen yasal temsilciyi dinledikten sonra, bu konuda başvuran küçük ve kısıtlının evlenmesine izin verebilir.
Ancak; ayırt etme gücüne sahip olmayanlar ile on beş yaşını dolduran küçükler, mahkemece ergin kılınsa dahi evlenemez.
7- Evlenme Engelleri
*Hısımlık;
a- Üst soy ve alt soy arasında; kardeşler arasında, amca, dayı, hala ve teyze ile yeğenleri arasında,
b- Kayın hısımlığı meydana getirmiş olan evlilik sona ermiş olsa bile, eşlerden biri ile diğerinin üst soy ve alt soy arasında,
c- Evlat edinen ile evlatlığın veya bunlardan biri ile diğerinin alt soyu ve eşi arasında evlenme yasaktır.
* Evli olmak;
Nüfus kaydına göre evli görünen bir kimse yeniden evlenemez. Müracaat sırasında, önceki evliliğin ölüm, boşanma veya evliliğin herhangi bir sebeple mahkeme kararı ile son bulmuş olması halinde, evlenme engeli ortadan kalkar. Ancak buna rağmen, bu durum aile kütüklerine tescil edilmedikçe yeniden evlenme yapılamaz.
* Kadın için kanuni bekleme süresinin dolmamış olması;
Boşanmış, evliliğin butlanına hükmedilmiş veya kocası ölmüş kadın, boşanma veya evliliğin butlanına dair mahkeme kararı veya kocasının ölüm tarihinden itibaren üç yüz gün geçmedikçe yeniden evlenemez. Ancak kadın üç yüz günlük süre dolmadan önce doğum yaptığı veya mahkemece bu sürenin kısaltılmasına veya kaldırılmasına karar verildiği takdirde, kadın için bekleme süresi ortadan kalkar.
* Gaiplik durumunda;
Gaipliğine karar verilen kişinin eşi, mahkemece evliliğin feshine karar verilmedikçe yeniden evlenemez.
*Sağlık raporunun/resmi sağlık kurulu raporunun bulunmaması;
24/4/1930 tarihli ve 1593 sayılı Umumi Hıfzıssıhha Kanununa dayanılarak, 17/8/1931 tarihli ve 11682 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulan Evlenme Muayenesi Hakkında Nizamnamede öngörülen usul ve esaslar doğrultusunda sağlık raporu alınmaması durumunda evlenme yapılamaz.
* Akıl hastaları, evlenmelerinde tıbbi sakınca bulunmadığı resmi sağlık kurulu raporuyla anlaşılmadıkça evlenemezler.
8- Evlenme Akdinde Usul ve Akdin Yapılması
Müracaat
Birbirleriyle evlenecek kadın ve erkeğin, içlerinden birinin oturduğu yer evlendirme memurluğuna birlikte müracaat etmeleri esastır. Ancak, evleneceklerin ayrı illerde bulunması veya birinin yurt dışında olması gibi hallerde ayrı ayrı müracaat da mümkündür. Bu halde, müracaatı alan evlendirme memurlukları derhal karşılıklı olarak birbirlerine bilgi verirler.
Her iki evlendirme memurluğunda evlenmeye esas olacak belgeler tamamlanır ve bir dosyada birleştirilmek üzere evlenme akdinin yapılacağı yer evlendirme memurluğuna gönderilir.
Yerleşim yeri köy ya da belde olan ve yabancı uyruklu kişilerle evlenecek Türk vatandaşları, yerleşim yerlerinin bağlı bulunduğu il veya ilçe belediye evlendirme memurluklarına ya da o yerin ilçe nüfus müdürlüğüne müracaat edebilirler.
Vekil Eliyle Müracaat
Evlenecek kişi müracaat işlemini vekil olarak atadığı kişi vasıtası ile de yürütebilir.
Bunun için özel vekaletname düzenlenmesi ve bu vekaletnamede vekalet veren ile vekili ve evleneceği kişinin tam kimlikleri ile evlenme işlemlerinin yürütülmesi için verilmiş olduğunun açıkça belirtilmesi şarttır.
Müracaatta Usul
Müracaat, kadın ve erkek veya onların vekillerince örneğine uygun olarak düzenlenmiş ve imza edilmiş olan “evlenme beyannamesi” ile yapılır.
Müracaat sırasında her iki tarafın birlikte olması halinde imzaların onaylanması, müracaatı kabul eden memur tarafından yapılır.
Taraflardan birinin bulunmaması ve evlenme beyannamesini imza etmiş olması halinde bu beyannamedeki imzanın köy veya mahalle muhtarları, noterler, evlenecekler işçi veya memur iseler, dairesi amirlerince onaylanmış olması şarttır.
Müracaat sırasında taraflar fotoğraflı nüfus cüzdanlarını göstermek zorundadırlar. Fotoğraflı nüfus cüzdanı gösterilmediği takdirde evlendirme memuru müracaatı kabul etmez. Müracaat sözlü olarak da yapılabilir. Bu takdirde sözlü müracaat evlendirme memuru huzurunda evlenme beyannamesine geçirilerek taraflarca imzalanır. Evlendirme memurları tarafından da imzalar tasdik edilir.
Evlenme bildirimi yazılı hale getirilmediği sürece diğer işlemlere başlanılmaz.
İmza Atamayanlar ve Bedeni Eksiklikleri Olanlar
Evlenmek için müracaat edenlerden imza atamayanlar olduğu takdirde, imza edeceği yerlere sol elinin işaret parmağının izi alınır. Varsa kendi adına kazılı bulunan mührü de basılır. Sol el işaret parmağının bulunmaması halinde parmak izi sırası; başparmak, orta parmak, yüzük parmağı ve küçük parmak şeklindedir. Eğer sol elinin parmakları eksikse, parmak izi sırasına göre mevcut olan parmağın izi alınır. Sol elin olmaması halinde sağ el için, sol elde belirtilen işlem uygulanır ve bu durum beyanname üzerinde açıklanarak evlendirme memurunca imza edilip mühürle tasdik edilir.
Sağır ve dilsizlerin evlenmeye dair isteklerini özel işaretlerle belirlemeleri iradelerini açıklamaları manasına gelir. Gerek müracaat sırasında ve gerekse tören sırasında ihtiyaç duyulduğu takdirde, bu özel işaretlerden anlayanlar aracılığıyla işlem sonuçlandırılır. Bu gibi hallerde aracılık yapanların da imzaları alınır.
9- Evlenme Dosyalarında Bulunacak Belgeler
Evlenme dosyasına aşağıdaki belgeler konulur:
* İki örnek olarak düzenlenen evlenme beyannamesi.
* Fotoğraflı nüfus cüzdanı örneği.
* Resmî veya özel sağlık kurum ve kuruluşundan alınmış sağlık raporu/resmi sağlık kurulu raporu.
* Rıza belgesi.
* Vesikalık fotoğraf. (4 adet)
* Nüfus kayıt örneği veya evlenme ehliyet belgesi.
Sağlık raporu alınmaması durumunda evlenme yapılamaz.
Akıl hastalarının evlenmelerinde tıbbi sakınca bulunmadığı resmi sağlık kurulu raporuyla belgelendirilir.
Yaşlarının küçüklüğü veya hacir altına alınmış olmaları sebebiyle evlenmeleri ana, baba veya vasinin rızasına bağlı olanlar, müracaat sırasında evlenme beyannamesine bunların rızalarını gösterir belgeyi de eklemek zorundadır. Rıza belgelerinin imzalanmış olarak getirilmesi halinde bu imzaların o şahıslara ait olduğunun yetkili merciler tarafından tasdik edilmiş olması şarttır. Rıza belgeleri ana ve baba veya vasi tarafından bizzat evlendirme memurunun huzurunda da imzalanabilir. Bu takdirde imza tasdiki evlendirme memurunca yapılır. Ana ve babadan birinin ölmüş olması halinde sağ olan veya boşanma halinde velayet verilmiş olan tarafın imzası yeterlidir. Rıza belgesi vasi tarafından imza edildiği takdirde vasi tayinine dair mahkeme kararı istenir ve dosyaya eklenir.
Verilecek dörder adet fotoğrafın, renkli ve ön cepheden baş açık, inkılap ilkelerine uygun sivil giysilerle çekilmiş olması ve kişinin son halini göstermesi bakımından son altı ay içerisinde çekilmiş olması gerekir. Kadınların alın, çene ve yüzleri açık olmak şartıyla başörtülü fotoğrafları da kabul edilir.
Nüfus idarelerince aile kütük kayıtlarına dayanılarak düzenlenen ve kişinin tam künyesi ile nüfus açısından evlenmesine engel bir halinin bulunup bulunmadığını gösteren nüfus kayıt örnekleri evlenme ehliyet belgesi olarak kabul edilir. Evlendirme memuru, müracaat eden her Türk vatandaşından nüfus kayıt örneği ister ve dosyaya ekler. Sadece nüfus cüzdanına göre evlenme yapılamaz.
Yabancılar için, yetkili merkezi makamlarca veya o devletin yerel temsilcilikleri tarafından kişinin adını, soyadını, ana ve baba adı ile doğum tarihini ve evlenmesine engel halinin bulunup bulunmadığını gösterir şekilde düzenlenerek verilmiş ve usulüne göre tasdik edilmiş olan belge, evlenme ehliyet belgesi kabul edilir.
Evlendirme memurluğunca belgelerin doğruluğundan şüphe edilmesi halinde, Bakanlık aracılığı ve Dışişleri Bakanlığı kanalı ile ilgili devletin temsilciğine gönderilmek suretiyle doğruluğu tevsik ettirilebilir.
Vatansız, mülteci ve vatandaşlık durumu düzgün olmayanların evlenme ehliyet belgelerinin ise Evlendirme Yönetmeliğinin 13 üncü maddesinde belirtildiği üzere, kayıtların tutulduğu makamlarca, kişinin tam künyesi ile kayıttaki bilgilere göre evlenmesine engel halinin olup olmadığını belirtir şekilde ve tasdiklenmiş olması gerekir.
Evlenme ehliyet belgelerinin asılları evlenme dosyasında saklanır.
Yabancı resmi makamlarca verilmiş olan evlenme ehliyet belgeleri Evlendirme Yönetmeliğinin 20'nci maddesinde belirtildiği şekilde işleme alınır.
10- Müracaat Sırasında Yapılacak İşlemler ve İnceleme
Evlenme talebine dair form beyanname ve belgeleri alan evlendirme memuru evlenme dilekçesinin usulüne göre doldurulup imza edilip edilmediğini, evlenme ehliyet belgesi istenilmişse bu belge ile nüfus cüzdanı arasında bir fark olup olmadığını, bir fark varsa bu farklılığın şahısta hataya sebebiyet verecek nitelikte olup olmadığını yaş dolayısıyla rızanın söz konusu olduğu hallerde ana, baba veya vasinin rızası veya mahkemenin izninin bulunup bulunmadığını kontrol eder, varsa eksiklikleri tamamlatır ve müracaat edenlerden nüfus cüzdanlarını isteyerek kimlik kontrolü yapar. Cüzdan örneğini kontrol ederek onaylar ve dilekçenin kaydını yaparak taraflara müracaat sırasına göre akdin yapılacağı gün ve saati bildirir.
Evlenme akdinin yapılabilmesi için evlenme kararının ilanına lüzum yoktur.
11-Evlenme İzin Belgesi
Dosyanın incelenmesi sonucunda evlenmelerine engel bir hallerinin bulunmadığı ve belgelerinin de tam olduğu tespit edilen çiftlere istedikleri takdirde, beyannamenin izin belgesi bölümü onaylanarak verilir.
Böyle bir belgeyi alan çiftler, yurt içinde ve yurt dışında evlendirmeye yetkili makam huzurunda, ayrıca bir dosya düzenlenmesine lüzum kalmaksızın evlenebilirler.
Belge verildiği tarihten itibaren 6 ay süre ile geçerli olup, bu husus belgede de gösterilir.
Bu belgeye dayanarak evlenme yapan; evlenmeyi, belgeyi veren evlendirme memurluğuna 15 gün içinde bildirmekle görevlidir.
12-Evlenmenin Reddi
Evlendirme memuru, dosyayı incelemesi sonucunda Evlendirme Yönetmeliğinin 15 inci maddesinde sayılmış bulunan evlenme engellerinden herhangi birini tespit ettiği takdirde evlenme yapmayı reddeder. Bu hususu gerekçeli ve yazılı olarak taraflara derhal duyurur. Taraflarca tespit edilen evlenme manisinin mevcut olmadığı belgelerle ispatlanmadığı sürece evlenme yapılamaz. Evlenme engeli, nüfus kütüklerindeki bir işlem eksikliği sebebiyle ortaya çıkmışsa, bu eksiklik tamamlanmadıkça evlenme yapılamaz.
13-Evlenmeye İtiraz, Usul ve Süre
Evlenme dosyası hazırlanırken evlenme gününden önceki günün mesai saati bitimine kadar ilgililerce, tarafların evlenmeye ehil olmadıkları veya evlenme manilerinden birinin bulunduğunu ileri sürerek evlenmenin yapılmasına yazılı olarak itiraz edebilirler.
Evlenme gününde yapılan itirazlar kabul edilmez.
Evlenme engelleri dışında bir sebebe dayanarak itiraz dilekçesinde itiraz edenin açık kimliği, adresi ile imzası bulunması şarttır. İtiraz evlenme engellerinden birine dayanıyorsa, bununla ilgili belgelerin dilekçeye eklenmesi veya hiç olmazsa bu maniye dair inandırıcı bilgilerin verilmesi gereklidir.
Evlenme engeli sebebi ile yapılan itirazda, itirazın aksini gösterir bir belgenin dosyada bulunması halinde, evlendirme memuru tarafından itiraz derhal reddedilir ve taraflara bilgi verilir.
Evlendirme memuru, usulüne uygun biçimde yapılmış itirazları en geç 24 saat içerisinde taraflara duyurur. 10 gün içinde cevap verilmesini, varsa iddianın aksini gösterir belgelerin gönderilmesini ister, gerekirse ilgili makamlarla bu konuda yazışır. Cevaplar geldikten veya cevap verilmesi için konulan süre dolduktan sonra dosyayı yeniden inceler ve bu inceleme sonunda;
*İtirazın yerinde olduğunun anlaşılması halinde taraflara ve itiraz edene derhal bilgi vererek evlenme yapmayı reddeder.
*İtirazın gerçek olmadığı veya mevcut olsa dahi iddia edilen engelin daha sonra hukuki bir işlem ile ortadan kalkmış olduğu tespit edilirse evlenme memuru itirazı reddeder. Sonuç, taraflara ve itiraz edene bildirilir ve evlenme işlemi yürütülür.
İtiraz eden 10 gün içinde mahkemeden evlenmenin men’i davası açıldığına ve evlenmenin durdurulduğuna dair bir karar getirdiği takdirde evlenme işlemleri mahkeme sonuna kadar durdurulur ve taraflara duyurulur.
Cumhuriyet Savcılığının İtiraz Yetkisi
Cumhuriyet Savcıları mutlak butlan sebeplerinden birinin var olması sebebiyle evlenme yapılıncaya kadar evlenmeye itiraz edebilirler.
Evlenme engellerinin bulunduğu yolunda Cumhuriyet Savcılığına yapılan ihbar Cumhuriyet Savcılığı tarafından ciddi bulunduğu takdirde evlendirme memurluğuna bildirilir. Evlendirme memuru Evlendirme Yönetmeliğinin 24 üncü maddesinde belirtilen usul ve esaslara göre itirazı inceler, itirazı yerinde görmemesi halinde Cumhuriyet Savcılığına bilgi vererek evlenme işlemini yürütür. Cumhuriyet Savcılığınca 10 gün içinde evlenmenin men’i davasının açıldığının bildirilmemesi halinde evlenme yapılır ve sonuç gerekçeli olarak Cumhuriyet Savcılığına bildirilir.
Evlenmelerin Çalışma Saatlerinde Yapılması
Evlenme törenleri günlük çalışma saatleri içerisinde yapılır. Ancak, tarafların isteği üzerine çalışma saatleri dışında veya hafta sonu veya resmi tatil günlerinde özel yer ve salonlarda da tören yapılabilir.
Tören Yerleri
Evlenme törenlerinin ilgili makamlarca bu iş için tahsis edilmiş olan resmi salon veya yerlerde yapılması esastır. Ancak tarafların isteği üzerine;
* İkametgahlarda, özel bina veya salonlarda,
* Tutuklu veya hükümlüler için Cumhuriyet Savcılığınca izin verilmesi üzerine ceza veya tutukevinde,
* Hastalar için baştabibin veya müdürün izin vermesi üzerine hastanelerde, evlenme yapılabilir.
Evlenme töreninin yapılması istenen, ancak evlenmenin mahiyeti ile bağdaşmayan veya tarafların serbestçe iradelerini açıklamalarına imkan vermeyen yerlerde veya mabetlerde resmi evlenme töreni yapılamaz. Bu durumda evlendirme memuru evlenmeyi erteler.
Evlenmede Aleniyet, Usul ve Şekil
Evlenme evlendirmeye yetkili bir görevli önünde en az iki tanıkla birlikte ve bizzat tarafların huzuru ile aleni olarak yapılır.
Davetli bulunmaması, evlenmenin aleni yapılmadığı manasına gelmez.
Vekaletle evlenme yapılamaz.
Evlendirme memuru önceden tespit edilen yer ve zamanında tarafların ve şahitlerin önünde kadın ve erkekten her birine ayrı ayrı olmak üzere birbirleriyle evlenmek isteyip istemediklerini sorar. Her birinin müspet cevap vermesi ve bu cevapların iki şahit tarafından da duyulduğunun doğrulanması üzerine, evlenmenin kanuna uygun olarak yapılmış olduğunu yüksek sesle açıkladıktan sonra evlenme kütüğünü taraflara ve şahitlere imza ettirir ve kendisi de tarih ve saat koyarak imzalar.
Sağır ve dilsizler işaretle cevap verebilirler. Evlendirme memuru lüzum görürse, işaretlerden anlayan bir kişinin aracılığını daha önceden isteyebilir. Bu durumda taraflar aracı bulundurmak zorundadırlar. Sağır ve dilsizler okuma-yazma biliyorlarsa, beyanları yazılı olarak kabul edilir.
Yabancılar Türkçe bilmedikleri takdirde, evlendirme memuru, Türk devletince tanınmış devletlerin birinci resmi dili olması kaydıyla bu dili bilen tercüman kullanabilir. Taraflarca bu tercüman daha önceden tören yerinde bulundurur.
Tanıklık Şartları
Tanık olabilmek için ergin ve ayırt etme gücüne sahip olmak ve tanıklık ettiği kişiyi tanımak şarttır. Görüşleri itibarıyla ayırt etme gücüne sahip olmadıkları ve evlenecek tarafı tanımadığı anlaşılanlar tanıklık yapamazlar. Şahit, evlenme isteğine ait iradelerin açıklanmasına dair bildirimlerin serbestçe yapıldığına, tanıklık ettiği kişinin kimliğinin doğruluğuna ve evlenmenin yapıldığına şahittir.
Memurun Evlenmeyi Yapmaktan Çekinmesi
Evlenmenin yapılacağı sırada taraflardan birinin iradesinin serbestçe açıklanmasını engelleyici ruh hali içinde bulunduğunun davranışlarından açıkça anlaşılması halinde evlendirme memuru bu durumu taraflara bildirerek evlenmeyi erteleyebilir.
Evlenmenin, Evlenme Kütüğüne Geçirilişi
Evlenmeler evlendirme memuru tarafından “Evlenme Kütüğü”ne geçirilir ve karı koca, şahitler ve memur tarafından imza edilir. Böylece evlenmenin şekli unsuru tamamlanmış olur.
Evlenmenin Nüfus İdaresine Bildirilmesi ve Aile Kütüklerine Tescili
Yurt içinde yetkili Türk makamları önünde yapılan evlenmeler; evlenmenin yapıldığı tarihten itibaren on gün içinde usulüne uygun olarak düzenlenecek evlenme bildirim formu ile o yerin nüfus müdürlüğüne bildirilir.
Büyükelçilik, başkonsolosluk ve konsolosluklar tarafından yapılan evlenmeler, evlenmenin yapıldığı tarihten itibaren otuz gün içinde ilgili nüfus müdürlüklerine bildirilir.
Yurt dışında yabancı yetkili makamlar önünde yapılan evlenmeler, dış temsilciliklerimize intikal ettirildiği takdirde, usulüne uygun olarak düzenlenmiş evlenme bildirimi formu ile otuz gün içerisinde erkeğin, erkek yabancı uyruklu ise kadının kayıtlı olduğu ilçe nüfus müdürlüğüne bildirilir.
İlçe nüfus müdürlüğüne gönderilen evlenme bildirimleri hakkında mevzuata göre gerekli işlemler yapılır.
Evlenen Kadının Soyadına İlişkin Esaslar
Evlenen kadın kocasının soyadını alır. Kadın koca soyadı ile birlikte önceki soyadını da taşımak istediğini evlenme sırasında yazılı olarak evlendirme memurluğuna bildirerek talep edebilir. Evlenme akdi sırasında müracaat etmemiş ise daha sonra nüfus müdürlüğüne başvurarak önceki soyadını da kullanmak istediğini belirtebilir.
Önceki soyadı, koca soyadı ile birlikte tescil edildikten sonra, kadın sadece koca soyadını taşımak isterse bu ancak mahkeme kararı ile mümkün olur. Soyadı ile ilgili talep bir defaya mahsus olmak üzere yapılabilir. Evlenmeden önce iki soyadı taşıyan kadın bu soyadlarından sadece birinden yararlanabilir.
Evlenmelerde Yabancı Uyruklular İçin Yapılacak İşlem
Yetkili Türk makamları önünde evlenen yabancı uyruklu kadın ve erkeğe bir aile cüzdanı ve ayrıca istekleri üzerine çok dilli evlenme belgesi düzenlenerek verilir.
Bu yabancılar, Uluslar arası Kişisel Hal Komisyonu üyesi bir devletin vatandaşı iseler, bu evlilik, 1958 tarihinde İstanbul’da imza edilen 3 numaralı uluslararası Bilgi Teatisi Hakkında Sözleşme gereğince, gerekli kart doldurularak yabancının doğum yeri nüfus idaresine gönderilir.
14-Cumhuriyet Savcılığına Bildirilecek Evlenmeler
Nüfus müdürlüğüne gönderilen evlenme bildirimleri üzerinde yapılan ilk inceleme sonucunda; evlenmenin kanunen yetkili kılınmış memurlarca yapılmadığının anlaşılması, aile kütük kayıtlarına göre karı kocadan birinin başkasıyla evli olduğunun tespit edilmesi veya karı koca arasında Türk Medeni Kanununun 129 uncu maddesinde belirtildiği şekilde evlenmeye mani derecede kan ya da kayın hısımlığının bulunması hallerinde evlenme aile kütüğüne işlenir ve durum tescil işlemini yapan nüfus müdürlüğünce Cumhuriyet Savcılığına bildirilir.
Ceza Hükümleri
Evli olmasına rağmen, başkasıyla evlenme işlemi yaptıran, kendisi evli olmamakla birlikte, evli olduğunu bildiği bir kimse ile evlilik işlemi yaptıran, gerçek kimliğini saklamak suretiyle bir başkasıyla evlenme işlemi yaptıran, aralarında evlenme olmaksızın evlenmenin dinsel törenini yaptıranlar ve evlenme akdinin kanuna göre yapılmış olduğunu gösteren belgeyi görmeden bir evlenme için dinsel tören yapan kimseler hakkında 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 230 uncu maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere durum belgelerle birlikte Cumhuriyet savcılığına intikal ettirilir.
15-Eşler Arasındaki Mal Rejimi
Yasal Mal Rejimi
Eşler arasında edinilmiş mallara katılma rejiminin uygulanması asıldır.
Eşler, mal rejimi sözleşmesi ile kanunda belirlenen "Mal Ayrılığı Rejimi", "Paylaşmalı Mal Ayrılığı Rejimi" ve "Mal Ortaklığı Rejimi" n den birini de kabul edebilirler.
Mal rejimi sözleşmesi
Mal rejimi sözleşmesi, evlenmeden önce veya sonra yapılabilir. Taraflar mal rejimini ancak kanunda yazılı sınırlar içinde seçebilir, kaldırabilir veya değiştirebilir. Tarafların mal rejimi sözleşmesi, noterde düzenleme veya onaylama şeklinde yapılır. Evlenme başvurusu sırasında da hangi mal rejimini seçtiklerini yazılı olarak bildirebilirler. Mal rejimi sözleşmesinin gerektiğinde yasal temsilcilerce de imzalanması zorunludur.
Evlendirme memurları, evlenecek olan kadın ve erkeği seçmiş oldukları mal rejimini beyana davet etmek zorunda değildir. Evlenecek olanların mal rejimine ilişkin seçimini bildirmemeleri evlendirme işleminin yapılmasına engel teşkil etmez. Evlendirme memurları evlenecek olan kişilerin yasal mal rejimi yerine seçimlik rejimlerden birini seçmiş olmaları halinde bu yöndeki seçimlerini kabul edebilirler. Evlendirme memurları, evlenecek kişilerin yasal mal rejimi ile ilgili yasadaki düzenlemelere ya da seçimlik rejimlerden birini seçmelerine rağmen seçimlik rejimde yasadaki düzenlemelerden farklı anlaşmaları kabul edemez. Evlenecek olan kişiler bu konularda ancak notere gidebilirler.
16-Evliliğin Feshi, İptali Veya Butlanı
Evliliğin feshi, iptali veya butlanı; Asliye Hukuk Mahkemesince verilen kararın kesinleşmesi ile evlilik birliğinin son bulmasıdır.
Boşanma İşlemleri
1-Kanunu Bekleme Süresi/Aile Kütüğü
Boşanma, evlilik birliğinin mahkeme kararının kesinleşmesi ile son bulmasıdır. Boşanma tarihi, boşanma kararının kesinleştiği tarihtir. Yabancı mahkemelerce verilen boşanma kararlarının Türkiye’de işlem görebilmesine esas olmak üzere Türk mahkemelerince tenfiz veya tanıma kararı verilip, kesinleşmesi halinde, yabancı mahkemece verilmiş olan kararın kesinleşme tarihi, boşanma tarihi olarak kabul edilir.
Kanuni Bekleme Süresinin Başlangıcı
Medeni Kanunun boşanan kadın için öngördüğü 300 günlük bekleme süresi, boşanma kararının kesinleştiği tarihten itibaren başlar.
Boşanmanın Aile Kütüğüne Tescili
Mahkeme yazı işleri müdürü tarafından iki örnek olarak gönderilen boşanma kararı aile kütüklerine işlenir.
2-Boşanan Kadının Durumu
Boşanan Kadının Soyadı ve Döneceği Hane
Boşanan kadının koca hanesindeki kaydı kapatılıp önceki soyadı verilerek, bu evlenmeden önce kayıtlı bulunduğu hanedeki nüfus kaydı canlandırılır. Dul olarak evlenen kadının boşanması durumunda, bekarlık soyadını taşımasına mahkemece izin verilmiş ise, kadın bekarlık soyadını alarak bekarlık hanesindeki nüfus kaydı canlandırılır.
Hakim, boşanan kadının kocasının soyadını taşımasına izin vermiş ise, kadın bu evlenmeden önce kayıtlı bulunduğu haneye, taşımasına izin verilen koca soyadı ile döner ve buradaki nüfus kaydı canlandırılır.
Boşanma kararından sonra ikinci bir karar ile boşandığı kocasının soyadını kullanmasına izin verilmiş ya da verilmiş olan bu iznin daha sonra mahkeme karıyla kaldırılmış olması halinde ise VGF-40 kayıt düzeltme formu kullanılarak aile kütüğünün düşünceler alanına mahkeme kararıyla ilgili açıklamalar yazılır.
Evlat Edinilen Evli Kadının Boşanması Halinde Döneceği Hane
Evlat edinilen evli kadının boşanması halinde aşağıdaki işlemler yapılır:
* 743 sayılı Türk Kanunu Medenisi hükümlerine göre evlat edinilmiş ise; evlat edinenin soyadıyla, mahkeme kocasının soyadını taşımasına izin vermiş ise koca soyadıyla evlat edinenin hanesine döner.
Dul iken evlenen ve evli iken 743 sayılı Türk Kanunu Medenisi hükümlerine göre evlat edinilen kadının boşanması halinde evlat edinenin soyadıyla, mahkeme kocasının soyadını taşımasına izin vermiş ise, koca soyadı ile evlat edinenin hanesine döner.
* 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu hükümlerine göre evlat edinilmiş ise;
- Evlenmeden önceki soyadıyla,
- Evlat edinmeye ilişkin mahkeme kararında evlat edinenin soyadını alabileceği yolunda bir hüküm varsa evlat edinenin soyadıyla,
- Mahkeme kocasının soyadını taşımasına izin vermiş ise koca soyadıyla, Evlat edinenin hanesine döner.
*Dul iken evlenen ve evli iken 4721 sayılı Türk Medeni Kanun hükümlerine göre evlat edinilen kadının boşanması halinde;
- Evlenmeden önceki soyadıyla,
- Evlat edinmeye ilişkin mahkeme kararında evlat edinenin soyadını alabileceği yolunda bir hüküm varsa evlat edinenin soyadıyla,
- Mahkeme kocasının soyadını taşımasına izin vermiş ise koca soyadıyla,
Evlat edinenin hanesine döner.
Tanınan Evli Kadının Boşanması
Tanınan evli kadının boşanması halinde aşağıdaki işlemler yapılır:
Tanınan babasının soyadıyla, mahkeme kocasının soyadını taşımasına izin vermiş ise koca soyadı ile tanıyan babasının hanesine döner.
Dul iken evlenen ve evli iken 743 sayılı Türk Kanunu Medenisi hükümlerine göre tanınan kadının boşanması halinde; tanıyan babasının soyadıyla, mahkeme kocasının soyadını taşımasına izin vermiş ise koca soyadı ile tanıyan babasının hanesine döner.
Vatandaşlığımıza Alınmış Kadının Boşanması Hali
Kocası ile birlikte vatandaşlığımıza alınan ya da Türk vatandaşı ile evlenmesi nedeniyle vatandaşlığımızı kazanıp kocasının kütüğüne kocasının soyadı ile tescil edilen kadın boşandığı takdirde; bulunduğu yere ait aile kütüğünün son aile sıra numarasından sonra yeni bir aile sıra numarası altında, boşanma kararında belirtilen soyadıyla, boşanma kararında soyadı belirtilmemiş ya da boşanma kararı yabancı yetkili mahkemelerce verilmiş ve Türkiye’de tanınmış veya tenfiz kararına bağlanmış ise evlenmeden önceki soyadı ile tescil edilir. Ancak evlenmeden önceki soyadının tespit edilememesi halinde, boşanan kadının başvurusu sağlanamadığı takdirde, aile kütüğündeki kocası soyadı ile tescil edilir.
İlgilinin hiçbir soyadının bulunmadığının belgelendirilmesi halinde ise kadının yazılı talebi üzerine Mülki İdare Amirinin uygun göreceği soyadı ile tescil edilir.
Boşanan Kadının Kişisel Durumu
Boşanma hâlinde kadın, evlenme ile kazandığı kişisel durumunu korur; ancak, evlenmeden önceki soyadını yeniden alır. Eğer kadın evlenmeden önce dul idiyse hâkimden bekârlık soyadını taşımasına izin verilmesini isteyebilir.
Kadının, boşandığı kocasının soyadını kullanmakta menfaati bulunduğu ve bunun kocaya bir zarar vermeyeceği ispatlanırsa, istemi üzerine hâkim, kocasının soyadını taşımasına izin verir.
Koca, koşulların değişmesi hâlinde bu iznin kaldırılmasını isteyebilir.
Boşanmanın İptali
Boşanmanın İptaline İlişkin Kararların Tescili
Boşanma iptal edilmesi halinde, kadının nüfus kaydı kocasının hanesine taşınır. Kadın kocasının soyadını alır. Dilerse, bu evliliğinden önceki soyadını koca soyadından önce gelmek üzere kullanabilir.
Mahkeme yazı işleri müdürü tarafından iki örnek olarak gönderilen boşanmanın iptali kararları aile kütüklerine işlenir.
Türk vatandaşları ile yabancı uyruklulara ait boşanmanın iptali kararları ise Türk vatandaşı olan erkek veya kadının kaydına tescil edilir. İlgililer boşanmadan önceki hukuki durumlarına getirilir.
Kayıt Düzeltme İşlemleri
1-Tanımı
Kayıt düzeltme, aile kütüğüne tescil edilmiş olan nüfus kaydının veya bir kısmının düzeltilmesi veya değiştirilmesidir.
2-Bildirim Yükümlülüğü ve Süre
Kayıt düzeltme ve değişikliklere ilişkin mahkeme kararları, kesinleşme tarihinden itibaren 10 gün içerisinde, mahkeme yazı işleri müdürü tarafından o yerin ilçe nüfus müdürlüğüne gönderilir.
3-Usul ve Yetkili Mahkeme
Dayanak belgelerindeki bilgilerin aile kütüklerine işlenmesi sırasında yapılmış bir maddi hata söz konusu değilse; aile kütüğünün her hangi bir kaydında düzeltme veya değişiklik, Türk Medeni Kanununun 39. maddesi uyarınca mutlaka kesinleşmiş mahkeme kararı ile yapılır.
Aynı konuya ilişkin nüfus kaydının düzeltilmesi davası ancak bir kere açılabilir.
Yetkili mahkeme ilgilinin oturduğu yer Asliye Hukuk Mahkemesidir.
Aile kütüklerindeki din bilgisine ilişkin talepler, kişinin yazılı beyanına uygun olarak tescil edilir, değiştirilir, boş bırakılır veya silinir. Din değişikliği veya silinmesi talepleri herhangi bir sayısal sınırlamaya tâbi değildir.
Ceza mahkemelerinde görülmekte olan bir dava nedeniyle yaş düzeltilmesi gerektiği takdirde, ceza davasının görüldüğü mahkeme yetkilidir.
4-Dava Açma Yetkisi
Nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davaları düzeltmeyi isteyen şahıslar ile ilgili resmi dairenin göstereceği lüzum üzerine Cumhuriyet savcıları tarafından yerleşim yeri adresinin bulunduğu yerdeki görevli asliye hukuk mahkemesinde açılır. Kayıt düzeltme davaları Cumhuriyet savcısı ve nüfus müdürü veya görevlendireceği nüfus memuru huzuru ile görülür ve karara bağlanır.
5-Kararların Temyizi
Genel Müdürlük ve nüfus müdürlükleri, mahkemece verilen kararlar hakkında her türlü kanun yoluna başvurmaya yetkilidir.
Temyiz edilecek mahkeme kararları Cumhuriyet savcılığına bildirilir.
6-Kayıt Düzeltme Kararlarının Tesciline İlişkin Esaslar
Kayıt düzeltme kararlarının aile kütüklerine tesciline ilişkin esaslar aşağıda belirtilmiştir.
Soyadını düzelttiren veya değiştiren erkek ise; mahkeme kararında bir açıklama aranmaksızın, kendisi ile birlikte karısının ve karar tarihinde ergin olmayan çocuklarının da soyadları düzeltilir veya değiştirilir. Soyadını düzelttiren veya değiştiren kadın ise; kendisinin ve karar tarihinde ergin olmayan evlilik dışı doğmuş çocukları varsa, onların da soyadları aynı şekilde düzeltilir veya değiştirilir.
Adını düzelttiren ya da değiştiren kişinin çocukları var ise; mahkeme kararında bu işleme ilişkin her hangi bir hüküm aranmaksızın düzeltilir veya değiştirilir.
Baba veya ana adının düzeltilmesinden veya değiştirilmesinden önce yer değiştirme, evlenme, evlat edinme, ....vb. nedenlerle bu haneden gitmiş olan ergin çocukların nüfus kayıtlarında da gerekli düzeltme işlemi, kararı tescil eden nüfus müdürlüğü tarafından ilgililerin gittikleri yerlerdeki kayıtlarına da yapılır.
Doğum tarihini, ad ve soyadını değiştiren askerlik çağında ise; yapılan işlemler ilçe nüfus müdürlüğünce askerlik şubesine bildirilir.
Doğum tarihinin mahkeme kararı ile düzeltilmesinde;
Ay ve günün baki ya da saklı kalması şeklinde veya ay ve günden bahsedilmeden yalnızca yılın düzeltilmesi şeklinde karar verilmesi halinde, doğum tarihlerinin eski ay ve günün düzeltişmiş yılı ile birlikte tescili,
Aile kütüğünde doğum tarihi ay ve günsüz olarak yalnızca yıl şeklinde yazılmış
ise, tescil tarihi itibariyle engel bulunmaması ve kişinin talep etmesi halinde Nüfus Hizmetleri Kanununun 39 uncu maddesindeki esaslar çerçevesinde ay ve gün ilavesi yapılır.
Cinsiyet değişikliği davalarında Medeni Kanunun 40 ıncı maddesindeki şartlar aranır.
7-Kayıt Düzeltme Kararlarının Tescili
Mahkeme yazı işleri müdürleri tarafından gönderilen iki örnek kayıt düzeltme kararı aile kütüğüne işlenir.
Nüfus ve Aile Cüzdanı İşlemleri
1-Nüfus Cüzdanı
Nüfus Cüzdanı Talep Belgesi ve Nüfus Cüzdanı Örneği
Kişinin Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olduğunu ve nüfus aile kütüklerine kayıtlı bulunduğunu kanıtlayan resmi belgedir.
Yurt içinde nüfus cüzdanı ile başvuru yapılması halinde cüzdan seri numarası sistemdeki bilgilerle aynı ise müracaat edilen her nüfus müdürlüğünden nüfus cüzdanı alınması mümkündür. Nüfus cüzdanının kaybedilmesi halinde ise nüfus cüzdanı talepleri yerleşim yeri veya diğer adresin bulunduğu nüfus müdürlüğüne yapılır.
Yurt dışında ise dış temsilciliklerimiz tarafından düzenlenerek onaylanan nüfus cüzdanı talep belgesi ile nüfus cüzdanı verilir.
Nüfus cüzdanı talebinde bulunan ilgiliden nüfus müdürlüğünce veya Dış temsilcilikçe son altı ay içerisinde çekilmiş iki adet vesikalık fotoğraf istenir.
Nüfus cüzdanı ergin olanların kendilerine, ergin olmayanların ise veli, vasi veya resmi vekillik belgesi ibraz edenlere imza karşılığında verilir.
Nüfus Cüzdanı Düzenleme Nedenleri
-Doğum
-Yeniden Kayıt
-Yenileme veya Değiştirme
-Kayıp Doğum Nedeniyle Nüfus Cüzdanı Düzenlenmesi
Yurt içinde nüfus müdürlüklerine, yurt dışında dış temsilciliklerimize yapılan doğum bildiriminin doğum tutanağına geçirilmesi ve bildirimin nüfus aile kütüklerine tescil edilmesi sonucunda çocuk adına nüfus cüzdanı düzenlenir.
Doğum bildirimi nüfus müdürlüğüne yapılmış ise; doğum tutanağı nüfus aile kütüğüne tescil edilir ve nüfus cüzdanı düzenlenir.
Doğum bildirimi yurt dışında dış temsilciliklerimize yapılmış ise; düzenlenen doğum tutanağı nüfus aile kütüklerine tescil edilmek üzere nüfusta kayıtlı olunan nüfus müdürlüğüne gönderilir. Tescil işleminden sonra nüfus cüzdanı düzenlenir.
Yeniden Kayıt Nedeniyle Nüfus Cüzdanı Düzenlenmesi
* Saklı nüfus
Saklı nüfus olarak nüfus kütüğüne tescili yapılan kişinin saklı nüfus dosyasının bulunduğu nüfus müdürlüğüne başvurarak nüfus cüzdanı talebinde bulunması halinde; saklı nüfus dosyasındaki fotoğraf ile ibraz edilen fotoğraf aynı ise başka bir belge aranmaz.
İlgili kişinin saklı nüfus dosyasının bulunduğu yer dışındaki bir nüfus müdürlüğüne nüfus cüzdanı talebinde bulunması halinde ise kendisi için düzenlenmiş olan geçici kimlik kartının bulunması halinde ibraz edilmesi istenir. Geçici kimlik kartı ibraz edilemiyorsa, yerleşim yeri veya diğer adres muhtarlığınca düzenlenecek nüfus cüzdanı talep belgesi istenir.
* Yeniden vatandaşlığa alınma
Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığına yeniden alınma durumunda; kişinin çalıştığı kurumca veya muhtarlık tarafından düzenlenecek nüfus cüzdanı talep belgesi, başvurunun dış temsilciliklerimize yapılması halinde ise yabancı kimlik kartı veya pasaportu esas alınarak işlem yapılır.
* Türk vatandaşlığının kazanılması
Türk vatandaşlığını kazananların aile kütüklerine tescil edilmesinden sonra yabancılara mahsus ikamet tezkeresine ya da dış temsilciliklerimizce yabancı ülke kimlik kartı veya pasaportu esas alınarak işlem yapılır. İkamet tezkeresi ibraz edilemiyorsa, yerleşim yeri veya diğer adres muhtarlığınca düzenlenecek nüfus cüzdanı talep belgesi istenir.
Yenileme veya Değiştirme Nedeniyle Nüfus Cüzdanı Düzenlenmesi
Yenileme veya değiştirme nedeniyle mevcut nüfus cüzdanı ibraz edileceğinden kurum yetkilisince veya muhtarlıkça düzenlenen talep belgesi aranmaz. Ancak, sistemde cüzdan seri ve numarasının görülmemesi veya bu bilgilerde tutarsızlık olması halinde ilgiliden aşağıda belirtilen belgelerden biri istenir. Herhangi bir belge ibraz edilememesi halinde ise yerleşim yeri veya diğer adres muhtarlığı ya da çalışılan kurum yetkilisi tarafından düzenlenen nüfus cüzdanı talep belgesi istenir.
Değiştirme ve yenileme nedeniyle nüfus cüzdanı taleplerinde aşağıdaki belgelerden herhangi biri kişinin kimliğini kanıtlayan belge olarak kabul edilir.
Nüfus cüzdanı
Uluslararası aile cüzdanı
Ehliyet
Pasaport
Memur cüzdanı
Avukat kimlik kartı
Basın kartı
Yabancılara mahsus ikamet tezkeresi
Yabancı ülke kimlik kartı veya pasaportu
Bu kapsamda, kamu kurum ve kuruluşlarınca 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 109 uncu maddesi gereğince verilen ve kişinin o kurumun personeli olduğunu kanıtlayan memur cüzdanları dışındaki personel giriş kartı vb. belgeler kimlik kanıtlamada belge olarak kabul edilip, işleme alınmaz.
Hasara uğrayan, yırtılan veya kullanılamaz hale gelen ancak seri ve numaraları okunabilen nüfus cüzdanının yerine yenileme nedeniyle, 15 yaşını doldurmuş olanların müracaatları üzerine fotoğraflı ve adı, soyadı, doğum tarihi gibi kişisel durum, evlenme, boşanma gibi medeni hal değişiklikleri ile kadının önceki soyadını kullanmak istemesi durumunda da değiştirme nedeniyle nüfus cüzdanı düzenlenir ve eski nüfus cüzdanı geri alınır.
Kayıp Nedeniyle Nüfus Cüzdanı Düzenlenmesi
Nüfus cüzdanının kayıp veya çalınmış olması durumunda; çalışılan kurum yetkilisince veya yerleşim yeri ya da diğer adres muhtarlığı tarafından düzenlenerek onaylanmış nüfus cüzdanı talep belgesi istenir.
Cüzdanını kaybeden kişinin belge ve bilgi ibraz edememesi veya ibraz edilen belgeden şüpheye düşülmesi durumunda ilgilinin ibraz edeceği fotoğraf ve nüfusa kayıtlı olduğu yer bilgileri ile ilgili yurt dışında ise Türkiye’de kendisini tanıyanların adı, soyadı ve adres bilgileri ile nüfus müdürlüklerince yapılan tahkikatın olumlu sonuçlanması halinde; yurt içinde başvurunun yapıldığı nüfus müdürlüğünce, yurt dışında dış temsilciliğimizce nüfus cüzdanı talep belgesi düzenlenir.
2-Aile Cüzdanı
Uluslararası Aile Cüzdanı
Bir aileyi oluşturan eş ve çocukların kimlik bilgilerini kapsayan ve kişilerin uyruğunu kanıtlayan çok dilli resmi belgedir. Uluslararası aile cüzdanı değerli kağıtlar kapsamı içerisinde yer almaktadır. Uluslararası aile cüzdanlarının şekil ve içeriği İçişleri Bakanlığınca tespit edilir.
Uluslararası aile cüzdanı evlenme sırasında eşlere verilir. Evlenme sonrasında yerleşim yerinin mahalle veya köy muhtarınca ya da çalışılan resmi daire veya kurum amiri tarafından onaylanan uluslararası aile cüzdanı talep belgesi ile anılan belgedeki fotoğrafların aynısı birer adet fotoğrafla müracat edilmesi halinde; yurt içinde ikamet edilen yerin nüfus müdürlüğünce, yurt dışında dış temsilciliklerimizce düzenlenerek eşlerden birine veya resmi vekiline imza karşılığında verilir.
Düzenleme Nedenleri
-Evlenme,
-Evlenme sırasında alınmamış olması,
-Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığının kazanılması,
-Uluslararası aile cüzdanının kayıp olması, çalınması ve yıpranması.
Evlenme Nedeniyle Uluslararası Aile Cüzdanı Düzenlenmesi
Uluslararası aile cüzdanı evlenme sırasında evlendirme memurlukları tarafından evlenen çiftlere verilir.
Evlenme bildirimi nüfus müdürlüğüne yapılmış ise; uluslararası aile cüzdanı anında düzenlenir.
Evlenme Yapıldığı Halde Alınmamış Olması Nedeniyle Uluslararası Aile Cüzdanı Düzenlenmesi
Evlenme yapıldığı halde uluslararası aile cüzdanı almamış olanlara müracaatları üzerine uluslararası aile cüzdanı düzenlenir.
Uluslararası aile cüzdanı istemi yurt dışında konsolosluklarımıza yapılmış ise; nüfusa kayıtlı olunan nüfus müdürlüğünden getirtilen nüfus kayıt örneğine göre uluslararası aile cüzdanı düzenlenir.
T.C. Vatandaşlığını Kazanma Nedeniyle Uluslararası Aile Cüzdanı Düzenlenmesi
Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığını kazanan kişilerden aile kütüklerinde evli olarak işlemleri yapılanların aile kütüğündeki bilgilerine dayanılarak uluslararası aile cüzdanı düzenlenir.
Kayıp Olma,Çalınma ve Yıpranma Nedeniyle Uluslararası Aile Cüzdanı Düzenlenmesi
Kayıp olan veya çalınan ya da yıpranan uluslararası aile cüzdanı yerine yeni bir uluslararası aile cüzdanı düzenlenir. Yıpranma nedeniyle uluslararası aile cüzdanı düzenlenirken eski uluslararası aile cüzdanı geri
alınır.
Adres Kaydı
1-Adres Beyanı Nasıl Yapılır?
Kişilerin yerleşim yeri (ikamet) ve diğer adreslerini yazılı olarak bildirmeleri esastır. Bu bildirimler şahsen,
İlçe nüfus müdürlüklerine
Dış temsilciliklere
Adrese dayalı hizmet alınacak kuruma
20 iş günü içinde yapılır. Bildirme işlemi posta (kargo ve iadeli taahhütlü mektup) veya elektronik ortamla yapılabilir.
(Adrese dayalı hizmet veren kurumlar kendilerine yapılan bildirimleri 10 iş günü içerisinde bulundukları yerin İlçe Nüfus Müdürlüğüne gönderirler.)
2-Diğer Adreslerin Sisteme Girilmesi
Diğer adreslerin bildirilmesi, adres beyan formu doldurularak ilgili yerlere verilerek gerçekleştirilir.
Yerleşim yeri dışında kalan ve geçici süre ile oturulan yazlık, kışlık, ikinci veya üçüncü konutlar diğer adres kapsamında olup bunların bildirilmesi kişilerin talebi üzerine yapılır.
Ayrıca kişinin kimlik paylaşım sisteminde diğer adreslerinin bulunmaması kurumlarca verilecek hizmetlerin yerine getirilmesine engel teşkil etmez.